Konka Hipertrofisi Nedir?
Konka hipertrofisi, diğer bir adıyla konka büyümesi burun eti büyümesi anlamına gelmektedir. Konkalar, içlerinde bulundurduğu çok sayıda kan damarı sayesinde soluduğumuz havayı ısıtma, nemlendirme ve filtre etme gibi işlevleri üstlenmektedir. Burun tıkanıklarının başlıca sebeplerinden biri konka hiperetrofisini yani konka burun eti büyümesidir. Burun etleri, alt, orta ve üst olarak 3 ana parçadan oluşmaktadır. Bu parçalardan biri olan alt burun etinin büyümesi halinde, burun tıkanıklığı ve nefes darlığı gibi problemler baş gösterebilmektedir. Orta burun etinin büyümesi ise kronik sinüzit oluşumuna davetiye çıkarmaktadır. Bu tip durumlar gerekli ilaç tedavileri ile çözülebilmektedir. Ancak ilaç tedavisinin yetersiz kaldığı durumlarda kesinlikle bir cerrahi tedaviye başvurulmalıdır. Burun eti ameliyatla alınır.
Konka Hipertrofisi (Burun Eti Büyümesi) Neden Olur?
Konka hipertrofisinin başlıca sebebi alerjidir. Ancak bunun yanında birkaç sebep daha vardır ki onlarda şu şekilde sıralanabilir:
- Üst solunum yollarında enfeksiyon görülmesi
- Burun kemiğinin eğriliğine bağlı olarak kompansatuar büyüme
- Sürekli tekrar eden sinüzit
- Tütün kullanımı ya da pasif içicilik
- İnsan sağlığına zararlı gazların solunması
- Hava kirliliği
- Çeşitli burun spreylerinin ya da damlaların sık kullanımı
- Genetik
Konka Hipertrofisi (Burun Eti Büyümesi) Belirtileri
Burun eti büyümesinin en sık karşılaşılan belirtisi burun tıkanıklığıdır. Söz konusu tıkanıklık bir veya iki tarafta da gerçekleşmiş olabilir. Kişi yatarken hangi yöne eğiliyorsa tıkanıklıkta artarak o yöne doğru ilerler. Ayrıca burun tıkanıklığının dışında, horlama, baş ağrısı, sinüzit, geniz akıntısı veya alerjiye bağlı şikayetlerde konko hipertrofisinin sebepleri arasında gösterilebilir.
Konka Hipertrofisi (Burun Eti Büyümesi) Nasıl Tedavi Edilir?
Bu durumun tedavisi, uygulamayı gerçekleştirecek olan hekimin tecrübelerine bağlı olarak gerekli olan tedavi yöntemini seçmesine ve konkanın büyüklüğüne göre değişiklik gösterecektir.
Konka hipertrofisi için 2 adet tedavi yöntemi uygulanmaktadır.
1. Yöntem:
İlaç tedavisi uygulanarak burun etlerinin küçültülmesini sağlamaktır. Ancak bu yöntem bazı kişilerde pek etkili olamamaktadır. İlaç tedavisinden fayda alamayan veya burun etinde aşırı büyüme gözlemlenen hastalar 2. yöntem olan cerrahi tedaviye yöneleceklerdir.
2. Yöntem:
Cerrahi müdahale, lokal ya da genel anestezi şeklinde gerçekleştirilebilmektedir. Cerrahi tedavinin işlemleri arasında konka koterizasyonu, submukozal rezeksiyon, radyofrekans uygulama gibi farklı yöntemler bulunmaktadır. Böyle bir cerrahi müdahale sonrasında kişi, burnunda herhangi bir tampona veya yatışa gerek duymamaktadır. Tedavinin gerçekleştiği gün içerisinde hasta taburcu olarak normal yaşantısına geri dönebilmektedir.
Ancak bazen bu cerrahi müdahaleden sonra, kanamayı engellemek amacı ile 1-2 gün sürecek tampon ya da benzeri bir madde koyulması gerekebilmektedir. Cerrahi müdahale gerçekleştikten sonra ilk bir hafta burun içerisinde yer alan bazı maddeler artabilmektedir. Ek olarak şişme (ödem), kabuklanma, burun salgılarının artışı ve koyulaşma da burun tıkanıklığının artmasına sebep olabilir. Cerrahi uygulamanın sonucu yaklaşık olarak tedaviden 6-8 hafta sonra alınabilmektedir. Bu sebepten dolayı burun tıkanıklığının anında geçmesi beklenmemelidir.
Konkalar, soluduğumuz havanın kalitesinin ayarlanmasında önemli bir faktördür. Bu yüzden konkaların tamamen alınması ya da çok küçültülmesi doğru bir yöntem değildir. Eğer bir küçültme işlemi ile burun tıkanıklığı giderilemezse aynı işlemin birkaç ay geçtikten sonra tekrarlanması uygundur.
Radyofrekans cerrahisi ise çağımızda sıkça kullanılan bir tedavi yöntemidir. Bu yöntem, yüzeyin yapısını bozmayacak bir biçimde konkanın içinde yer alan kan damarlarının küçültülmesini sağlamaktadır. Konkanın içine sokulan radyofrekans iğnesi, radyo dalgaları ile bir enerji vererek konkanın büzüşmesini sağlamaktadır.
Konka Hipertrofisi (Burun Eti Büyümesi) İçin Diğer Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Burun eti büyümesinde çeşitli ilaç tedavileri ile olumlu sonuçlar alınabilmektedir.
Mukus dokuların şişliğinin giderilmesine yardımcı olan dekonjestan ilaçlar, etki edeceği süre zarfında burun tıkanıklığının giderilmesine destek olmaktadırlar. Fakat bu ilaçlar kesinlikle sürekli kullanılmamalıdır. Kalp hasatları, böbrek hastaları, prostat büyümesi olan hastalar, yüksek tansiyonu ve göz tansiyonu olan hastalar dekonjestan ilaçları kullanamamaktadır.
Burun tıkanıklığının kısa sürelide olsa giderilmesine yardımcı olmak için hipertonik tuzlu serum ile burun yıkanabilir.
Antihistaminik türü ilaçlar, allerjisi olan hastalar için faydalı bir ilaç grubudur.
Alerjisi olan hastaların kortizonlu burun spreylerini uzun süre kullanmaları faydalı olacaktır.
Çok etkili ancak etkisi kısa süren burun açıcı spreylerde burun tıkanıklığının giderilmesine katkı sağlamaktadır. Fakat bu spreylerin sürekli kullanımı, konkaların büyümesine ve dolayısıyla burun tıkanıklığının artmasına sebep olacağı da unutulmamalıdır.
Bunların yanında nefes egzersizleride birçok hastada belirtilerin azalmasına katkı sağlamaktadır.